Sayfalar

Translate

10 Temmuz 2012 Salı

BENDENİZ, SİZİN İYİ MÜŞTERİNİZ ! (CRM).

Siz beni iyi tanırsınız; hani sizin, hiçbir şeyden yakınmayan, ağzı var, dili yok, boynu bükük, iyi müşterinizim ben. Ben resepsiyona geldiğimde, resepsiyonistin çok meşgul olduğunu görünce, ona saygısızlık etmemek için, uzun süre, sabırla beklerim. Bazen, ben beklemekte iken gelen başka bir müşterinin işinin yapıldığı da olur, ama ben gene de, ağzımı açmam ve beklemeye devam ederim. Resepsiyonist, rezervasyon kayıtlarımı bulamaz veya odam henüz hazırlanmamış olur ise, bunu da anlayışla karşılarım. Sonuçta, check-in işlemlerim tamamlandığında, odama beni çıkartacak Belboy bulunamadığında da, eşyamı kendim yüklenip, tarif üzerine, odama çıkmaktan hiç gocunmam. Restorana, yemeğe indiğimde, oradaki görevlilere de gereken saygıyı gösteririm. Mönüyü biraz fazla inceleyip hakkında sualler sordum diye bana kızan garsonuma hak veririm; sadece bana bakmıyor ki adamcağız, hangi birimizle uğraşsın. Ailem beni zorlukla büyüttü; bizde israf yoktur, hiçbir şey çöpe atılmaz. Onun için, gelen yemek ne kötü olursa olsun, geri göndermez, yerim. Hem, şunun şurasında, garsonun, aşçının kalbini kırmaya değer mi? Hayat zaten kısacık; baki kalan bu kubbede hoş bir seda imiş. Hala beni tanıyamadıysanız, kendimi size biraz daha iyi tanıtayım: BEN SİZE HİÇBİR ZAMAN GERİ DÖNMEYECEK OLAN MÜŞTERİNİZİM!... İşte bunun için bütün kalitesizliklerinize, kabalıklarınıza, ilgisizliklerinize ve de topyekûn size, tahammül etmiş görünürüm. Çünkü bilirim ki, sizi uyarsam da, size bağırsam çağırsam da bir yararı olmayacaktır. Üstelik bir de asabım bozulacaktır. Sizden öcümü alabilmenin en pratik ve etkili yöntemi, bir daha size müşteri olmamaktır. Ben de bunu bilir ve tereddütsüz uygularım. Siz, eminim bunu da fark edemeyeceksinizdir, ama benim gibi “İyi Müşteriler” sayıca oldukça fazladırlar. Ve bunlar da benim gibi düşünüp, hareket ettiklerinde, bir de bakarsınız ki, işyerinizde, müşterisiz kalmışsınız! Bizler de, kıymetimizi bilen, bize layık olduğumuz servisi verebilen, sizin rakiplerinize transfer oluveririz! Son gülen iyi güler, derler. İşte şimdi ben de gülüyor ve hayret ediyorum: Avucunuzun içinde iken kıymetini bilemediğimiz, biz, iyi ve sadık müşterilerinizi, müessesenize çekmek için dünyanın masrafını edip, bir de gazetelere, mecmualara reklamlar veriyorsunuz; neye yarar! HAYDİ EYVALLAH, BİR DAHA GÖRÜŞMEMEK ÜZERE!... Dedirtmemek için inşallah bu önümüzdeki sezon geçen sene yaptığımız hataları bir kere daha düşünerek gerekli tüm ama tüm ÖNLEM ve EĞİTİMLERİ alabiliriz. Yeni sezonunuzun ilk bütçe revizyonlarınızı yaptığınız şu sıralarda lütfen eğitim için ve kalitenizi biraz daha yukarılara çekmek için bütçelerinize biraz daha iltimas yapınız. Teşekkürler, Ben sizin iyi müşterinizim. Saygılarımla Ahmet Cem Yenal Alıntılar/Bodrum/07.01.2010