Mersin Turizm İşletmecileri Derneği’nin Kurucu Başkanı ve Yönetim Kurulu Üyesi Fevzi Boyraz, Mersin’in son derece bakir gelecekte Türkiye adına umut veren bir bölge olduğunu söyledi. Boyraz Mersin için, “Turizm çeşitliliği anlamında yokun olmadığı bir bölge. Deniz - kum - güneş turizminin yanında diğer tüm turizm çeşitlerinin de yapılabileceği bir bölge” tanımlamasını yaptı.
İşte tecrübeli turizmcinin değerlendirmeleri...
DEV YATIRIMLAR GELİYOR
"Mersin’in taşıdığı potansiyel büyük turizm yatırımcılarının da dikkatini çekmiş durumda. Mersin – Tarsus arasındaki Kazan bölgesinin turizm yatırımlarına açılması bölge için çok önemli. Şu anda 7 bin 500 yatak ile iki tane 18 delikli golf sahasının planlandığı bölge, önümüzdeki dönemde 15 bine çıkarılacak. Bölgede yatırım yapan şirketler arasında en önemlisi, bölgeye iki tane otel ve golf sahası yapacak olan Limak Grubu kuşkusuz."
"Bu bölgeye yatırım yapanlar turizmi bilen kişiler. Tatil turizmi anlamında Kızkalesi bölgesi 80 – 90’lı yıllarda oldukça popülerdi. Burada gelip 15 – 20 gün tatil yapan çok fazla insan vardı. Ancak zaman içinde Antalya’nın ön plana çıkmasıyla bu bölge gözardı edildi. Özellikle Antalya’ya yoğun charter seferlerinin başlaması Mersin'in iyice gerilemesine neden oldu."
ANTALYA RAKİP DEĞİL ÖRNEK
"Mersin’de özellikle ulaşımdan kaynaklanan belli sıkıntılar vardı. Şimdi Çukurova Havalimanı’nın yapılmasıyla bu sıkıntı tamamen ortadan kalkacak ve charter seferleri de bölgemize gelmeye başlayacak. Antalya’yı bir rakip olara değil ama bir örnek destinasyon olarak almaya çalışıyoruz. Kitle turizmi konusunda hiçbir zaman Antalya ile başedemeyeceğimizi biliyoruz. Bunun için Mersin’in çok uzun yıllara ihtiyacı var. Kruvaziyer turizmi, Toroslar'ın Bolkarlar kısmında hayata geçecek eko turizm, inanç turizmi ve kongre turizmi Mersin’in sektörde gelişim göstereceği turizm çeşitleri. Mersin her şeyden önce turizm master planını yapmış bir il. Yaptığımız çalışmalarla zayıf ve güçlü yanlarımızı belirleyerek kısa, orta ve uzun vadeli planlar yapabiliyoruz. En zayıf olduğumuz iki alan ulaşım ve yatak kapasitesiydi. Tur operatörleri bize gelip "Sahilde 3 – 4 – 5 yıldızlı kaç tane oteliniz var?" diye sorduklarında cevap veremiyorduk. Ancak şu anda her iki sorunu da aşıyoruz. Mersin 5 yıl sonra çok farklı bir yerde olacak."
MERSİN HER ŞEY DAHİLDEN UZAK DURMALI
"Antalya konsept olarak çok farklı bir yere geldi. Her şey dahil sistemi Antalya’ya ilk geldiğinde, bu sistemin bizim değerlerimizle bağdaşmadığını ve sektöre girmesine karşı olduğumu belirtmiştim. Aradan geçen onca yıl sonunda hala fikrimi değiştirmiş değilim. Buraya yatırım yapacak yatırımcıların planlarını bilmiyorum ama ben Mersin’de her şey dahil sisteminin olmasına karşıyım. Tur operatörleri turisti getirip otellere kapatarak sahip olduğumuz değerleri görmelerini engelliyorlar. Getiriyorlar turisti, içinde diskosundan tut her türlü aktivitenin bulunduğu otellerde 15 günlük bir kamp yaptırıp geri gönderiyorlar. Bu yüzden de turistler ikinci defa Türkiye’ye gelmeyi tercih etmeyecek, "Gittiğimde zaten bunların aynısını yapmıştım. Neden tekrar gideyim?" diye düşünecektir. Her şey dahil sistemi aynı zamanda turistin harcadığı paranın düşmesine ve kişi başına turizm gelirimizin de azalmasına neden oluyor."
HER ŞEY DAHİL İYİ BİR SİSTEM OLSA İSPANYA UYGULARDI
"Ben bunu yıllardır söylüyorum; her şey dahil sistemi Türk turizminin en büyük handikabıdır ve kişi başına ortalama turizm gelirinin düşmesinin biricik nedenidir. Zaten bu sistemin daha çok tur operatörlerinin ulaşım planlamaları ile ilgili olduğunu düşünüyorum. Her şey dahil sistemi iyi bir sistem olsaydı turizme bizden yıllar önce başlayan İspanya bunu uygulardı. Gelinen noktada İspanya bu sistemi kabullenmiş değil. Bu sistem iyi bir sistem olsa yılda 50 milyon ziyaretçi ağırlayan İspanya bize kaptırmazdı zaten, kimse merak etmesin."
"Ben şu anda Torosların Bolkarlar kısmında eko turizm çalışması yapıyorum. Bölgemiz endemik bitki açısından çok zengin bir bölge. Çukurova Kalkınma Ajansı’nın Orman ve Şu İşleri Bölge Müdürlüğü ile birlikte hayata geçirdiği projede bilgi birikimimi onlarla paylaştım. Bu çerçevede bölgeye 10 tane gözetleme kulesi yaptık. 20 tane tur operatörünü bölgeye davet ediyoruz. 6 - 8 Temmuz'da bölgemize gelerek eko turizm potansiyelini değerlendirecekler."
